*Bölgenin yetiştirdiği belgesel film yapımcısı gazeteci Coşkun Aral, çocukluğunun geçtiği coğrafyadan kopamıyor. Daha 8 yaşındayken yerel gazeteciliğin kokusunu aldığı Siirt’te iz bırakan gazeteci merhum Cumhur Kılıççıoğlu’nu da rahmet ve saygıyla anıyor; “O’ndan öğrendiğim üç kelimeyle bugünlere geldim…”

*1990’ın ‘Mayıs’ına kadar Siirt’e bağlı olan ‘Batman’ın Dünü’ne de tanıklık yapan belgesel film yapımcısı ve savaş muhabiri Aral, “Siirt, ‘Altın’ı kaldıramadı. Bakın, 1990’dan sonra  ‘İl’ olan Batman ve Şırnak’ın manzarasına. 1920’lerde yer altı zenginliklerinin keşfedildiği Siirt’te altın yatakları bile vardı ama değerlendiremedi” diyor…

AHDE VEFA…

Komşu Siirt’teki ‘Kitap Fuar’ı dönüşünde soluğu Batman’da alan belgesel film yapımcısı ve savaş muhabiri Coşkun Aral’ı, fotoğraf sanatçısı arkadaşım İrfan Tapan ile Belde Mahallesi’ndeki Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı Birimi’nde karşılıyoruz.

TEGV Batman Merkez Eğitim Öğrenim Birimi başındaki Dilber Atilla, gönüllü öğretmenler ile öğrenciler Aral’a ‘Hoş geldin’ diyor.

TEGV, Coşkun Aral’ın evi gibi.

Daha 8 yaşındayken Siirt Mücadele Gazetesi’nde kendisini bulan Aral, yerel gazeteciliği öğrendiği merhum Cumhur Kılıççıoğlu’nun yereldeki duruşunu özetliyordu;

“Yerel ile evrensel gazetecilik arasında bize mürekkebi koklatan adamdı…”

Aral, İletişim mezunu değil… O bir işletme bölümü mezunu ama çocukluğunda görev yaptığı komşu ildeki yerel gazetede çok şey öğrendiğini anlatıyor;

“Merhum Cumhur ağabeyden öğrendiğim üç kelime bile bana bu meslekte yol açtı.”

Bir süre önce aramızdan ayrılan Kılıççıoğlu’nun mezarını ziyaret etmeden de ayrılmamış Siirt’ten Coşkun Aral.

1960’lı yılların sonunda gittiği İstanbul’da 1973 yılında açılan İstanbul Boğaz Köprüsü’nde çektiği fotoğrafların Siirt Mücadele Gazetesi’nde yayınlanması için o dönemlerin el dizgi-baskı sisteminde kullanılan klişeye parası yetmeyen Aral, “O haberim, gazetede fotoğrafsız çıktığı için çok üzülmüştüm” diyordu.

Geçmişten günümüze birçok savaşa da tanıklık yapan Aral, “Savaşlarda ölümle burun buruna geldiniz mi?” sorusunu da yanıtlıyordu;

“Olmaz olur mu? Birçok savaşta ölümü ensemde hissettim.”

Gazetecilik anıları çok olan Coşkun Aral, bu coğrafyanın dününe tanıklık yapan en iyi gazetecilerden…

“BU COĞRAFYANIN ÇOCUĞUYUM…”

1920 ve 1930’lu Yıllarda büyük aile fertleri ‘Ticaret’le uğraşan Coşkun Aral, ise yaşamını ‘gazetecilik ve belgesel film’ yapımcılığına adamış.

“Başarınızın sırrı nedir?” denildiğinde de başarılı belgesel film yapımcısı Aral, anlatıyor;

“İşimi severek yapıyorum.”

TEGV’deki koyu sohbette de ‘Gönüllü Eğitimci’lere de sesleniyordu Aral;

“Her şeyden önce dinlemesini bilin. Ne yazık ki toplumuzun çoğu dinlemeyi ve hele hele okumayı hiç sevmiyor.”

Çocukluğunun geçtiği coğrafyaya hayranlığını gizlemeyen Coşkun Aral, cep telefonundaki Botan Çayı ile Dicle nehrinin birleştiği yere de dikkat çekiyordu;

“İşte enerji aldığım yer. Dünyanın en güzel yeri burası. Siirt geçmişten günümüze yer altı zenginlikleriyle biliniyor. Siirt’te altın yatakları bile var ama Siirt, altını kaldıramadı.”

Coğrafyasına aşık bir duayenin ‘Petrol’ün başkenti Batman’ için verdiği mesajları da dün Batman Çağdaş’ın eteklerinden okurlarımızla paylaşmıştık.

Belgesel fotoğrafçılık Aral’ın işi.

Yanındaki fotoğraf sanatçısı arkadaşım İrfan Tapan’ı, gönüllü eğitimcilerle ile minik öğrencilere parmakla gösteriyordu Coşkun Aral;

“Benim alanım, belgesel fotoğrafçılık. Fotoğrafçılık mesleği ise İrfan arkadaşımın.”

Özetle; duayen Aral’ın Batman’dan verdiği mesajlar anlamlıydı.

******

ŞAMPİYONLUĞA 48 SAAT KALA…

Aylardır, haftalar ve de günlerdir beklenilen bir futbol sezonunun sonuna geldik.

Yarın, saatler 15.00’i gösterdiğinde Batman’da belki de ‘hayat’ duracak.

Futbol tutkunlularının yanı sıra bu şehirde oturan herkes Turgutlu-Petrolspor maçına kilitlenecek.

Gurbetteki Batmanlıların büyük bölümü ise Manisa-Turgutlu’da olacak.

Tabii ki Batman’dan giden yüzlerce futbolsever de Kırmızı-Beyazlıları yalnız bırakmayacak.

Ege ve Marmara Bölgesi’ndeki gurbetçiler de büyük bir ‘Şampiyonluğa’ daha yaklaşan Batman Petrolspor’un yanında olmaya hazırlanıyor.

4000 Kişi kapasiteli Turgutlu stadı belki de Batmanlı futbolseverlere yetmeyecek.

Evet, şampiyonluğa artık 48 saat kaldı.

Koca bir şehir şampiyonluğa kenetlenmiş.

Son sözü; kuşkusuz sahada forma giyen futbolcular söyleyecek.

Bir yıl aradan sonra özlem duyduğu ‘2. Lige merhaba’ demeye hazırlanan Batman Petrolspor’un, bu hafta sonu; Ramazan Bayramı sonrası, ikinci bir ‘bayram’ havasını Batmanlılara yaşatacağından kuşkumuz yok.

Haydi Petrol…

Şampiyonluk 90 dakikanın ucunda…

Sağlıkla kalın…