Dünya mirası antik kent Hasankeyf, sahipsiz ve ilgisizlikten kabuğuna çekilmiş durumda, bir bakıma kaderine razı...
Hasankeyf adeta son nefeslerini soluyor. Düşen kaya parçasının ardından yıllarca kaleye çıkış yasaklandı ve adeta Hasankeyf’in diline kilit vuruldu... Anlatmasın, konuşmasın diye…

Bu sahipsizlik ve ilgisizlik, yerli ve yabancı turistin ilgisizliğine yetti. Artık yerli ve yabancı turist Hasankeyf’e uğramaz oldu. Yerel yönetimin açıklamalarına baktığınızda onlar da yerli-yabancı turistlerin ilgisizliğinden yakınıyor. Ve ilçeye turistlerin uğramadığını belirtiyorlar.

Oysa birçok nedeni var bu durumun...

Hasankeyf çarşı merkez ile kale yolu, adeta semt pazarı ve işporta görünümünde. Turist ağırlayabilen mekanların olmaması ve buna benzer onlarca olumsuzluk örnekle sıralanabilirler.

Turistin ilgisini çekebilecek alan ve ortamın olmaması Hasankeyf’i kaderiyle baş başa bırakmış durumda. Onca zamandır turizm ile ilgili çalışma yapılmadığı gibi turistlerin ilgisini çekebilecek bir projenin üretilmediği gerçeğiyle karşı karşıyayız.

İlçede turizme ev sahipliği yapabilecek kaç mekan sayabiliriz?
-Ne yazık ki yok...

Sadece bu olumsuzluklar bile turizmi bitirecek unsurlar değil midir?
Bir süre önce Hasankeyf’te görev yapan ve şimdi Şanlıurfa Harran Kaymakamı olan Temel Ayça Hasankeyf’te etkinlik ve projeleriyle halkın takdirini kazanmıştı. Aslen Karadenizli Ayça, Hasankeyf için çok çaba harcamıştı. İstanbul ve İzmir’deki turizm etkinliklerine bizzat katılarak elinden gelen tüm çabayı sarf eden gönüllü bir Hasankeyf elçisiydi.

İdareciler ve halkın çok da sahiplenmediği antik kent, tabiri caizse Ilısu’nun suları boğmadan son nefeslerini soluyor...

***

ESNAF CAN ÇEKİŞİYOR,
HERKES İZLİYOR!...

Bölgede yaşanan olumsuzluklar nedeniyle Batman esnafı ha bitti, ha bitecek...
Orta ve küçük ölçekli esnaf, gün geçtikçe kan kaybetmektedir. Şehir merkezindeki giyim ve gıda sektöründeki onlarca esnaf kepenk kapattı. Bu durumu Esnaf temsilci odaları bizzat onaylamış durumda... Batman’daki birçok mahallede ‘bakkal’ diye kimse neredeyse kalmadı.

Yerel marketler ise ulusal market zincirleri karşısında gün geçtikçe eriyor...

Mantar gibi çoğalan ulusal market zincirleri, sadece kent merkezinde değil neredeyse her mahallede 3-5 şube açmış durumda...

Yerel marketleri koruyan kollayan (!) yerel yönetim ve esnaf odaları bu sorunu sadece izlemekle yetiniyor.

Kısacası; esnafın içinde olduğu durum içler acısı…
Yüksek kiraların yanı sıra giderler ve her gün türeyen ulusal market zincirleri karşısında esnaf bitme noktasına getirildi…

Sektörünü AVM’lere kaptıran küçük esnaf artık çeki-senedi dönmesin diye son umutlarla bankalara başvurmakta… Umutla başvurulan bankalar da yüksek faiz oranları ve onlarca prosedür nedeniyle kredi vermemek için bin dereden su getirtiyor.

Eğer esnaf odalar, esnafın bu sorunlarına kayıtsız kalmaya devam ederse, ne yazık ki onlarca iflasın daha devamı gelecek.

Çok geç olmadan esnafa yeni imkanlar sağlanması kaçınılmaz bir hal almıştır. Umarız ilgili kurum ve oda temsilcileri harekete geçer.

Esen kalın.