Türkiye'de son 5 yılda 6428 işçi öldü...
Savaşı anımsatan bir sayı ile karşı karşıyayız...
Bu ülkede;
İş sağlığı...
İş güvenliği...
İşçi hakkı...
Hepsi birer hukuksal hikaye...
Geçtiğimiz günlerde Karaman'ın Ermenek İlçesi'ndeki Pamuklu Köyü yakınlarındaki kömür ocağını su bastı, 18 işçi hala mahsur. Maden ocağı yetkilisi, Şahin Uyan mahsur işçilerin hayatınlarından umudunun olmadığını söyledi. Az olan umutlar ile dualarımız mahsur kalan işçilerle...
Kimileri bunu katliam kimileri ise Burhan Kuzu gibi sel felaketi diye nitelendiriyor!
Ortada bir felaketin olduğu belli fakat yapılan açıklamalar bu felaketin adını ortaya koyuyor...
Bakan Çelik'in açıklamaları 'Duygusal bir açıklama ile bugünu de kurtaralım' cinsinden. Çelik ''Doğruları konuşmamız lazım'' diyerek açıklamasına başladı;
''Benim gördüğüm, bu madene ruhsat verilmemeliydi. Madene Sayın Başbakan ile indik. Ondan önce, 3 bakan indik. Çıkarken hepimizin ceketleri sırılsıklam oldu. Düşünün içerideki durumu. Yüzde 35 eğimli, 350-400 metre aşağı iniyor işçi. Raylı sistem yok, asansör yok. Yaya olarak... 'Geri çıkmamız 45 dakika alıyor' diyor işçiler. Biz 200 metre indik, çıkıncaya kadar hiçbirimizde takat kalmadı. Bu işçi nasıl çalışacak?''
Çelik'in yaptığı bu açıklamadan sonra, hala bazıları nasıl istifa etmiyor şaşırtıcı?
Anneler ağlıyor...
Babalar içten içe ağlıyor...
Kaç musibet başa gelmeli ki bu olaylar son bulsun?
Soma hiç mi koltuk sevdalılarına hassasiyet katmadı?
Bir zamanlar parti grubunda konuşan Erdoğan, ''Bu ülkenin Başbakanı olarak ifade ediyorum ki Dicle'nin kenarında kurdun kaptığı koyun bile benim mesuliyetim altındadır'' diye bir açıklamada bulunmuştu.
Karaman'daki bu insanların canının mesuliyeti kimde?
Gerekli tedbirleri almayan işletme gibi de denetimleme görevini yerine getirmeyen Devlet ve ilgili Bakanlıkları sorumlu değil mi?
Ölümün her an gelebileceğini insanlar iyi bilir ama bu ülkede bunu çok daha iyi biliyorlar...
1 yaşam odasının, 1 Toma'dan daha değerli olacağı günleri görmek dileğiyle...
Yarınınızın, bugününzden daha iyi olması dileğiyle, hoşçakalın...