Gazeteciler söyleşilerini genelde yetkili ve işinin uzmanı kişilerle yaparlar. Valiler, Başkanlar, Müdürler, İşadamları herkes söyleşi konusudur ama asıl söyleşi yapılması gerekenler, o yetkili adamların arkasını toplayanlarla, eşleriyle söyleşi yapılması pek düşünülmez.





Batman’da bir farklılık yaratayım istedim ve söyleşi katarıma bu defa Başkan Sabri Özdemir’in eşi Selin Özdemir’i aldım. Sevecenliği, misafirperverliği, hoş sohbeti ve samimiyetiyle “Ben Başkanın eşiyim’ dedirtti.

Başkan Sabri Özdemir’in mutfak, bahçe ve ev hallerini en yakınına değerli eşi Selin Özdemir’e sorduk. Bakın Başkan Sabri Özdemir eşinin gözüyle ve evinde nasıl biri. Merak mı ettiniz, o halde şimdi söyleşiyi okumanın zamanı…

Başkan Sabri Özdemir ile nasıl tanıştınız?

Sabri ile aynı zamanda akrabalığımız da var. Ağabeyimin düğününe gelmiş orada beni görmüş, ben farkında değilim tabi. Daha sonra beni çalıştığım işyerinde görmüş. O ara özel bir hastanede çalışıyordum. Çalıştığım hastanede Sabri’nin bir akrabası vefat etmiş, onlar da cenazeyi almak için gelmişlerdi. Ben de cenaze işlemlerinin erken tamamlanması için yardımcı oluyordum. Tabi bu arada o yine beni izliyormuş ve ben yine farkında değilim, ta ki o bana açılıncaya kadar…

Nasıl oldu?

Bir gün telefonum çaldı. Telefondaki ses Sabri idi. Bana niyetinin ciddi olduğunu ve görüşmek istediğini söyledi.

Sonra?

Bir süre görüştük.


 

Sonra evlenmeye mi karar verdiniz?

Doğrusu Sabri ile ilk tanıştığımda evlenmeyi planlamıyordum, daha sonra fikrim değişti.

Sizi etkileyen ne oldu, kararınızı ne değiştirdi?

Açık sözlü olması beni bir hayli etkiledi. Çok kızabileceğim bir durumu dahi beyaz yalana başvurmadan direkt söylüyordu. Açık sözlü olması, samimiyeti ve sevecen hali benim için doğru insan olduğunu gösteriyordu.

Ve…

Nişanlandık. 10 ay kadar nişanlı kaldık.

Nişanlılıkta gelgitleriniz oldu mu?

Hiç böyle bir hal yaşamadım. O dönemde hep çok kararlı oldum. Nişanlılığa pembe dönem derler ya! İşte aynen öyle geçti.

Ya evlilik, o da aynı rengi taşıyor mu?

En doğru kararı verdiğime her geçen daha çok inanıyorum. İyi ki böyle bir karar vermişim diyorum hep. Zorluklar, sıkıntılar ve mutsuz anlar illaki oluyor ama genel itibariyle mutluyum. Sabri gibi bir eşim, üç oğlum ve oturmuş bir düzenim var, bunlar benim en gerçek hayallerimdir. Şu anki yaşantımdan ve sahip olduklarımdan oldukça memnumum. Bu aralar tek sorunumuz birbirimizi az görüyor olmak, eşimi artık eskisi gibi göremiyorum. Neredeyse Sabri ile görüşmek için randevu alır bir duruma geldik.

Yani, görünürde bir eş var ama…

Evet, aynen öyle… Görünürde bir eş var ama ben pek göremiyorum. Başkanlık neredeyse bütün zamanını alıyor ve ben onun bu yokluğuna alışmaya çalışıyorum.

Kaç çocuğunuz var?

4-2 ve 1 yaşında olmak üzere üç oğlumuz var.

Çocuklar zorluyor mu sizi?

Çocuklar babaya çok düşkün, baba da öyle düşkündür. Mütemadiyen babalarını soruyorlar ve onu istiyorlar. En çok da babalarının gelemeyeceğini izah etmekte zorlanıyorum. Devamlı bir açıklamada bulunmak beni çok zorluyor. Sabri’nin yokluğunu çocuklara hissettirmemeye çalışıyorum ama ne kadar başarılıyım işte onu bilemiyorum.

Birbirinizi kıskanır mısınız?

Seven elbette ki kıskanır ama bizim kıskançlığımız tatlı bir boyutta. Zarar verecek bir durum değil yani.

Bayan Özdemir, Bay Özdemir’i nasıl tarif eder?

Sabri Özdemir inanılmaz güzel kalpli biri. Çok temiz bir kalbi var. Çok saf düşünceleri vardır aslında, sadece bana ya da ailesine karşı değil, herkese karşı ‘adam gibi adam’dır. Öyle inanıyorum ki, onu biraz daha yakından tanıyan herkesin gözünde de öyledir. Sabri Özdemir, iyi bir eş, mükemmel bir baba, iyi bir arkadaş, çok iyi bir yoldaştır.

Çabuk sinirlenir mi?

Sinirli biri değildir. Öyle kolay kolay sinirlenmez. Yalnız sinirlendiğinde o anına da denk gelmemek lazım.

Siz öyle bir anına hiç denk geldiniz mi?

Kendimi o duruma hiç getirmedim. Allah korusun gelmek de istemem.



Peki, kolay affeder mi?

Sabri çok iyi empati kurar, öyle kolay kırılmaz. Büyük bir yanlış görmediği sürece de affedicidir. Yalnız bıçağın kemiğe dayandığı noktada ise kim olursa olsun siler atar.

Duygusal mıdır?

Çoook…

Kolay ağlar mı?

Kolay kolay ağlamaz ama onun da ağladığı zamanlar vardır.

Evcimen mi?

Kesinlikle evet. Daha çok evde çocuklarla zaman geçirmeyi ister ve sever. Onun gözlerine baktığımda bunu görebiliyorum.

Mutfakta nasıl bir eş?

Mutfakta çok iyidir. Güzel yemekler yapar. Özellikle iyi makarna ve çok güzel pizza yapar. Ama sonrasında mutfağın halini görmek istemesiniz, çok dağınık çalışır. Aslında evin diğer bölümlerinde çok derli topludur, düzeni de çok sever ama mutfakta çok dağınık olur, hamurla resmen oyun oynar. Mutfak haline pasaklı diyebilirim. Birkaç kez yemek pişirdi, yemeğin lezzetine diyecek lafımız yok fakat mutfağın hali içler acısı olduğundan bir daha istemedik.

Bahçe işleri ile ilgilimidir?

Bahçeyle uğraşmayı çok seviyor. Köyde bahçeli, büyük bir ev yaptırıp orada yaşama düşüncesi ona aitti. İlk başlarda ben istemedim, Köyde yaşamak onu çok mutlu ettiğinden kabul etmiştim ama şimdi bende çok seviyorum. Çocuğun okulundan dolayı mecburen merkeze taşındık fakat hafta sonları köydeki evimize mutlaka gidiyoruz. Doğrusu köyün sakinliğini çok seviyoruz.

Yemek seçer mi?

Makarna da çok seçicidir. Makarnanın sosunu öyle kolay beğendiremeyiz. Çok acı yemek de yiyemez. Bunun dışında bir sıkıntımız yok.



Ev işlerinde size yardımcı olur mu?

İstersem eğer yardımcı olur ama zaten dağıtmamaya çalışıyor. Doğrusu benim öyle bir talebim de pek olmuyor. Fakat çocukları uyutmada, biberonlarını hazırlamada yardımcı oluyor. O geldiğinde genellikle çocuklar uyumuş olur, yine de odalarına gidip onları öpmeden uyumaz.

Sevgisini gösteren bir eş ve baba mı?

Sevgisini gizlemez gösterir, sevgisini sıklıkla dile getirir. Çok yoğun çalışıyor olmasına rağmen eve geldiğinde hepimizle ilgilenmeye özen gösterir. O çok iyi bir eş, ondan da öte mükemmel bir babadır. Ve Batman için de bence doğru bir karar.

Bencil midir?

Asla bencil değildir hele de karşısındakine inanmış ve güvenmiş ise. Oldukça fedakârdır fakat bunu hak etmek gerekiyor.

Özel günleri hatırlar mı?

Evliliğinizin ilk yılında doğum günü, evlilik yıldönümü vs. gibi özel günleri hatırlardı hep. Hiç unutmazdı. Fakat sonraları unuttuğu oldu. İlginçtir; bu sene evlilik yıldönümümüzü ikimiz de unuttuk, üzerinden bir ay geçtikten sonraydı hatırladığımda, ‘Sabri evlilik yıldönümümüz geçen ay’mıydı ’ diye sorduğumda, “oh be! İyi ki sen de unutmuşsun yoksa benim canıma okurdun” demişti.

Sosyal aktiviteleriniz oluyor mu?

Sosyal etkinliklerde bulunmayı çok istiyorum aslında ama şimdilik buna hiç zaman bulamıyoruz. Başkan tümüyle işine yoğunlaşmış bir vaziyette.

Başkan Özdemir ile aynı fotoğraf karelerinde de sizi pek göremiyoruz?

Çocuklar henüz çok küçük, bütün günümü onlara ayırıyorum diyebilirim. Büyük oğlumu bu sene okula verdim. Anaokuluna gidiyor. Birçok yerde ve etkinliklerde eşimin yanında yer almak istiyorum ama çocuklardan dolayı şimdilik bu mümkün olmuyor.