Okul yıllarımızda hepimizin yüzünde küçük bir tebessüm bırakan bu sözü hatırlıyorsunuzdur. Bu söz maalesef günümüzde de öğrenciler üzerinde hala aynı etkiyi devam ettiriyor.

Peki ama neden ?

Ödevin öğrenci başarısı üzerinde bir etkisi var mı?

Ödevi bize bu kadar sıkıcı, itici gösteren sebepler neler ?

Ödev verilmeli ise etkili ödev nasıl olmalı ?

Gelin hep birlikte bu sorulara cevap bulalım.

Ödevin gerekliliği eğitimciler arasında tartışması devam eden bir konudur. Ancak eğitim camiasında etkili ödevlerin öğrenci başarısı üzerinde ciddi bir etkisi olduğu görüşü hakimdir. Etkili ödev; öğrenciye sorumluluk bilinci, zaman yönetimi, bireysel ve grupla çalışma, merak ve keşfetme gibi birçok beceri kazandırmaktadır.

Peki ama her gün saatlerce sürecek ev ödevi verilen öğrencilerimizin başarısı neden artmıyor daaksine başarıları günden güne düşüyor. Okula ve derslere olan ilgileriazalıyor.

Bunun temelinde birçok sebep yatıyor. Bunları özetle şu şekilde sıralayabiliriz:

-         Öğrencilerin akademik başarıları dikkate alınmayıp her öğrenciye aynı ödev veriliyor.

-         Ödevler yaratıcı düşünmeye, keşfetmeye değil de sürekli bilgi tekrarı ve ezbere yönelik oluyor.

-         Öğrencilerin ilgi ve becerilerine yönelik ödevler verilmiyor.

-         Ödevlere yeterli geri bildirim verilmiyor.

Daha birçok sebep sayılabilir. Tüm bunlar ödevleri sıkıcı ve gereksiz hale getiriyor.

Başarıyı arttıracak ödevler; keşfetmeyi, yaratıcı düşünmeyi sağlayacak farklılaştırılmış ödevler olmalı.

Farklılaştırılmış ödevler ile kastettiğimiz keşfetmeyi, öğrenmeyi eğlenceli ve kalıcı hale getiren ödevler.

Öğrencilerin ilgi beceri ve akademik başarılarına göre ödevler verilmeli. Bunlar dikkate alınmadan verilen ödevler öğrencileri dersten soğutur.

Öğrencilerin aktif olduğu, iç motivasyonu arttıran, yaparak-yaşarak deneyimlediği ödevler olmalı.

Kesinlikle unutulmaması gereken bir diğer husus, geri bildirim.

Çoğu öğretmen ödevleri kontrol etmiyor ya da sadece yapılıp yapılmadığına bakıp geçiyor. Yapılan bir araştırmada;

-         Kontrol edilmeyen ev ödevinin %28,

-         Kontrol edilip ve sadece not verilen ev ödevinin %78,

-         Kontrol edilip geri bildirim verilmiş ev ödevinin ise %83 oranında akademik başarıya olumlu etkisinin olduğunu belirtiyor.

Ayrıca eğitimciler tarafından ödeve ayrılması istenen maksimum süreler de şu şekildedir:

-         İlkokulda en fazla yarım saat

-         Ortaokulda en fazla bir saat

-         Ortaöğretimde(lise) en fazla iki saat  zaman ayrılması gerektiği belirtiliyor.

Ödev konusunda ailelere de çok iş düşüyor elbette. Özellikle ilkokul ve ortaokul kademelerinde öğrenciler ailenin rehberliğine büyük ölçüde ihtiyaç duyuyor.

Burada dikkat edeceğimiz husus çocuğumuzun ödevini yapmak ya da sadece yardımcı olmak değil. Evdeki güzel zamanını heyecanla öğrenmeye adayan çocuğumuzun farkında olup bufedakarlığını ona hissettirerek onun ödevinin bir parçası olmalıyız.